YEDEKSİZ DEVLET: ÇÜRÜMENİN TARİFİ
Bir ülkede CUMHURBAŞKANININ DIŞINDA HER ŞEYİN YEDEĞİ VARSA, BU BİR SİSTEM ZAAFIDIR! Polisin, askerin, hazinenin ve hatta mahkemelerin bile yedeği var. Peki ya liderlik? Liderliğin yedeği yoksa halk, kaosa teslim edilmiştir!
ADALETİN YEDEĞİ OLMAZ! Olursa o ülkede hukukun üstünlüğü değil, güçlünün hukuku egemen olur. GÜVENLİĞİN YEDEĞİ OLMAZ! Çünkü yedek güvenlik güçleri demek, devletin kendi zeminini kaybettiğinin itirafıdır.
Hazine yedeklenebilir mi? Belki. Ama halkın ekmeği ve umudu yedeklenemez. Eğer bir ülkede mahkemeler bile farklı senaryolarla yedekleniyorsa, orada adalet sadece bir tiyatro sahnesidir!
En büyük felaket ise ALTERNATİFSİZ BİR LİDERLİK ANLAYIŞIDIR. Tek bir kişi üzerinden kurulan bir düzen, hem devleti hem de halkı rehin alır. Böyle bir sistemde güven kaybolur, yerini korku alır. Halk ise “yedeksiz bırakılmış” bir umutsuzluğa mahkûm edilir.
SİSTEM DEĞİL, ÇIKMAZ!
Yedeklerle yürütülen bir düzen, devleti ayakta tutmaz, tam aksine içten içe çürütür. LİDERLİK, BİR KİŞİNİN DEĞİL, SAĞLAM KURUMLARIN GÜCÜDÜR. Güçlü devlet, yedeksiz karar alır ama tüm seçenekleri açık tutar.
Unutmayalım, yedeğe bel bağlayanlar, çöküşe yatırım yapar. Gerçek bir devlet ise yedeğe değil, halkına ve adil bir düzene dayanır.
Bir soruyla bitirelim: YEDEKLERLE DOLDURULMUŞ BİR SİSTEM, HALKI NE ZAMANA KADAR KANDIRABİLİR..?
Saygılarımla,
Sinan Ekiz