ADALETİN İHANETİ: TALİMATLA KARAR VEREN SAVCI VE HAKİMLERİN UTANCI
TÜRKİYE’DE ADALETİN ÇÖKÜŞÜ
Her geçen gün daha da belirginleşiyor. Hukuku savunmak yerine, talimatla hareket eden, güçlünün önünde diz çöken bazı SAVCI VE HAKİMLER, adaleti bir silah gibi kullanarak halkın vicdanına ihanet ediyor. Bu kişiler, yalnızca görevlerini kötüye kullanmıyor; aynı zamanda milletin geleceğini ve ülkenin temel değerlerini de ayaklar altına alıyor.
TALİMATLA ADALET DAĞITANLAR: BU BİR HATA DEĞİL, İHANETTİR
Adalet, milletin namusudur. Ancak bugün, bu kutsal görevi yerine getirmesi gereken savcı ve hakimler, suçludan korkan, güçlünün emrine giren birer kuklaya dönüşmüştür. SUÇLUNUN KALKANI, MASUMUN CELLADI haline gelen bu zihniyet, Türkiye’yi kaosa sürüklemektedir.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir dönem bu kadar çok savcı ve hakim SUÇUN ORTAĞI olmamıştır. Bugün mafya düzeninin, yolsuzluğun ve suç örgütlerinin beslendiği ana kaynak, bu kişilerden başkası değildir. Onlar yüzünden suç örgütleri büyümüş, masumların hakları gasp edilmiş, ülke adaletsizlikle boğulmuştur.
SİSTEMİN ÇÜRÜK DİŞLERİ: SUÇUN ASIL SORUMLULARI
Savcılık ve hakimlik, yalnızca bir meslek değil, bir VİCDAN GÖREVİdir. Ancak bu görevi yerine getiremeyen, talimatla hareket eden, adaleti masumun aleyhine silah olarak kullananlar, bugün ülkenin en büyük düşmanıdır.
Onlar için ADALET BİR TİYATRODAN İBARET, suçluyu aklamak ise bir rutin haline gelmiştir. Bu kişiler, masumların çığlıklarını duymaz, suçluların karşısında ise sus pus olur.
“HUKUKU SATAN, GÜN GELİR HALKIN VİCDANINDA HÜKÜM GİYER.”
Doğukan Aşkın
TÜRKİYE’DEKİ TÜM ADALETSİZLİKLERİN VE YOLSUZLUKLARIN BİR NUMARALI SORUMLULARI ONLARDIR.
SUSANLAR DA SUÇ ORTAĞIDIR
Talimatla hareket eden, adaleti çiğneyen, hukuku çıkarlarına kurban eden bu savcı ve hakimlere sessiz kalan herkes SUÇ ORTAĞIDIR. Adalet, bugün bir grup çıkarcının elinde oyuncak edilmiş, milletin güveni yerle bir edilmiştir. Bu, sadece bireysel bir çürüme değil; organize bir İHANETtir.
BU UTANÇ UNUTULMAYACAK
Adaletin çöküşü, Türkiye’nin en büyük kara lekesi olarak tarihe kazınacaktır. Bu utanca sebep olanlar, milletin vicdanında şimdiden mahkûm olmuştur.
ADALET YOKSA, DEVLET YOKTUR.
Suçu koruyan, güçlünün kalkanı olan hiçbir savcı ve hakim, bu ihanetin gölgesinde saklanamaz. HESAP GÜNÜ YAKINDIR.
Adalet, yalnızca güçlülerin değil; masumların hakkını savunanların ellerinde yükselebilir. Ancak, Türkiye’de bugün bu görev, kutsallığını yitirmiştir. Ve bu ihanetin bedeli, mutlaka ödetilecektir!
ADALETİN RUHU YARALANDI AMA BU YARA KAPANACAK.
Çünkü adaletin olmadığı yerde sadece suçlular değil; herkes mahkûmdur.
Saygıyla,
DOĞUKAN AŞKIN