Kayıp Güç: Ahlaksızlığın İktidarı
Bu toplumun damarlarına sahte güç enjekte edildi. Güç dedikleri, mafya özentisi sokak kabadayılığı, parayla satın alınan sahte itibar, kas şovuyla maskelenmiş korkaklık. Bu mudur güç? Hayır. Bu, acizliktir. Gücün özünü kavrayamayan bir toplumun trajedisidir.
Gerçek güç, hırsla değil, cesaretle yaşanır. Gerçek güç, doğrular uğruna her şeyini kaybetmeyi göze alanın elindedir. Ama ne oldu? Cesaret değersizleşti. Dürüstlük, budalalıkla eş tutuldu. Nezaket, zayıflığın nişanı gibi görülmeye başlandı. Bu toplum, erdemlerine ihanet etti. Biz kendimizi tüketirken, zayıflığımızı güç zannediyoruz.
Açık konuşalım: Güç mafya değildir. Güç para değildir. Güç, kaba kuvvet değildir. Bize dayatılan bu sahte güç algısı, modern çağın en büyük tuzağıdır. Para kazanmak için vicdanımızı sattık, şiddeti haklı göstermek için ahlakımızı çürüttük. Şimdi de çökmüş bir toplumun enkazında yaşıyoruz ve hâlâ gücü yanlış yerde arıyoruz. Bu gaflet değilse nedir?
Toplumun bağışıklık sistemi çökmüş durumda. Ahlak, yozlaşmanın altında eziliyor. Cesareti yücelteceğimiz yerde korkaklığı ödüllendiriyoruz. Dürüstlüğü erdem değil, aptallık olarak görüyoruz. Nezaket, insanların dudaklarında alaycı bir tebessümle anılır oldu. İşte bu yüzden zayıfız. Güçlü olduğunu zanneden bir sürü zayıf bireyden oluşan bir toplumuz.
Gerçek güç, erdemdir. Gerçek güç, ahlaktır. Cesaret, dürüstlük ve nezaket olmadan, ne birey güçlü olabilir ne de bir toplum ayakta kalabilir. Bugün “güç” adı altında peşinden koştuğumuz her şey, bizi insani değerlerimizden uzaklaştıran bir bataklıktan ibaret. Bu bataklıkta çırpınıyoruz ve adına “ilerleme” diyoruz. Kendimizi kandırıyoruz.
Bu toplumun kurtuluşu, sahte güce sırt dönmekle başlar. Gerçek gücü kucaklamak cesaret ister. Bu cesaret sende var mı? Yoksa kalabalığın yozluğunda kaybolmayı mı seçiyorsun? Şimdi karar verme zamanı. Sahte güç uğruna ruhunu kaybetmek mi, yoksa erdemle yükselmek mi? Unutma, güçlü olmak yıkmak değil, inşa etmektir. Ama önce kendini inşa edeceksin. Yoksa, sadece bir figüran olarak bu yozlaşmış düzenin parçası olmaya mahkûmsun.
Artık uyan! Sana dayatılan yalanı kabullenme. Bu, belki de sahip olduğun son şans. Ya erdemle güçlenirsin ya da yozlaşmış bir sistemin kölesi olarak çürürsün. Tercih senin.
Çetin Ay