TEK SESLİ MEDYA: LİDER İÇİN İHANET, HALK İÇİN FELAKET
Eğer tüm medya kanalları tek bir lideri yüceltip eleştirmekten korkuyorsa, bu durum o lidere yapılabilecek en büyük kötülüktür.
Kısa vadede güçlü bir görüntü sunabilir, ancak uzun vadede lideri kör kuyunun dibine çekmekten başka bir işe yaramaz.
Eleştirisiz bir yönetim, rehavete kapılmış bir gemi gibidir—fırtınaya hazırlıksız yakalanır ve batması kaçınılmazdır.
TARİHİN ACI DERSLERİ: SESSİZLİĞİN BEDELİ
Suriye, Libya ve Irak’ın yıkıma sürüklenmesinin temel sebeplerinden biri, liderlerin çevresinde oluşturulan yalancı cennet balonuydu.
Herkes methiyeler düzerken gerçekleri söyleyen susturulursa, bir liderin hatasını görme şansı kalmaz.
Medya sustukça, yalnızca halk değil, o koltuktaki lider de kaybeder.
KAMU VE ÖZEL YAYINCILIĞI: HALKIN SESİ OLMALI!
TRT ve diğer kamu yayın organları, herkesin sesi olmak zorundadır.
Ancak ne yazık ki bu ülkede eşitlik, bir ilke değil, kaybedilmiş bir erdem haline geldi.
Bugün lideri koruyor gibi görünen bu düzen, yarın ona en büyük kötülüğü yapacak. Çünkü tek sesli medya, lideri güçlendirmez;
- Onu hakikatten koparır,
- Kibrin tuzağına düşürür,
- Toplumu sessizliğe mahkûm eder.
ELEŞTİRİSİZ GÜÇ, ZAYIFLIĞIN HABERCİSİDİR
Unutulmasın ki gerçek liderler, alkışlardan değil, eleştirilerden güç alır.
Eşitlikten uzak bir medya, yalnızca kaos üretir. Susturulmuş bir halk, yalnızca sessiz bir patlamaya hazırlık yapar.
Bu düzen sürdüğü sürece herkes kaybeder: Halk, hakikat ve en sonunda liderin kendisi…
Saygıyla,
Alim TÜLEK