FİNANSAL KRİZLERİ TETİKLEYEN BİRER SAATLİ BOMBADIR..!
Türkiye’nin finans sektörü, 2018’den bu yana süregelen ekonomik krizlerle sarsılmakta ve bu durum, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Borsa İstanbul ve diğer finans kuruluşları üzerinde derin etkiler yaratmaktadır.
Bu yazıda, 2018 sonrası yaşanan finansal krizlerin bu kurumlar üzerindeki etkileri ve dünya genelindeki benzer kuruluşlarla karşılaştırmaları ele alınacaktır.
2018 SONRASI KRİZLER VE EKONOMİK ETKİLER
2018’de başlayan ekonomik kriz, Türk Lirası’nın hızla değer kaybetmesiyle belirginleşmiş ve enflasyon oranlarının yükselmesine neden olmuştur.
- 2022 yılında enflasyon %85,51 seviyesine ulaşmıştır.
- Döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve makroekonomik istikrarsızlıklar, finansal piyasaları olumsuz etkilemiştir.
SERMAYE PİYASASI KURULU (SPK) VE DÜZENLEYİCİ ZORLUKLAR
SPK, finansal kriz dönemlerinde piyasalardaki volatilite ve yatırımcı güveninin azalmasıyla karşı karşıya kalmıştır.
Bu durum:
- Piyasa manipülasyonları ve spekülatif hareketlerin artmasına yol açmıştır.
- SPK’nın denetim kapasitesini zorlamış, etkin müdahaleyi geciktirmiştir.
TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ (TOBB) VE REEL SEKTÖRÜN FİNANSMANA ERİŞİMİ
Kriz dönemlerinde:
- Bankaların kredi verme istekliliği azalırken,
- Faiz oranlarının yükselmesi, reel sektörün finansmana erişimini zorlaştırmıştır.
Bu durum:
- TOBB üyelerinin finansman maliyetlerini artırmış,
- Yatırım kapasitelerini sınırlandırmıştır.
BORSA İSTANBUL VE PİYASA DALGALANMALARI
Borsa İstanbul, kriz dönemlerinde:
- Yabancı yatırımcıların portföy çıkışları,
- Yerli yatırımcıların güven kaybı nedeniyle hisse senedi fiyatlarında sert düşüşler yaşamıştır.
Bu dalgalanmalar:
- Piyasanın derinliğini ve likiditesini olumsuz etkilemiştir.
DÜNYA GENELİNDEKİ BENZER KURULUŞLARLA KARŞILAŞTIRMA
Küresel finansal krizler, dünya genelindeki finans kuruluşlarını da etkilemektedir.
- 2008 küresel finansal krizi, ABD ve Avrupa’daki finans kuruluşlarında derin etkiler yaratmıştır.
- Ancak gelişmiş ülkelerdeki düzenleyici kurumlar, kriz sonrası dönemde daha hızlı ve etkili önlemler alabilmiştir.
Türkiye’de ise finansal krizlerin etkileri:
- Daha uzun süre hissedilmiş,
- Toparlanma süreci daha yavaş ilerlemiştir.
“Finansal krizler, düzenleyici kurumların yetersizliğiyle birleştiğinde; EKONOMİYİ FELÇ EDEN BİRER TSUNAMİDİR..!!”
Çetin Ay
ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
- GÜÇLÜ DÜZENLEYİCİ ÇERÇEVE:
- SPK ve diğer düzenleyici kurumların yetki ve kapasiteleri artırılmalı,
- Finansal piyasalarda etkin denetim mekanizmaları oluşturulmalıdır.
- REEL SEKTÖRE DESTEK:
- TOBB aracılığıyla reel sektöre yönelik düşük faizli kredi imkânları sağlanmalı,
- İşletmelerin finansmana erişimi kolaylaştırılmalıdır.
- PİYASA DERİNLİĞİNİN ARTIRILMASI:
- Borsa İstanbul’da yeni finansal enstrümanlar ve piyasalar geliştirilerek,
- Yatırımcı tabanı genişletilmeli ve piyasa derinliği artırılmalıdır.
- ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ:
- Dünya genelindeki benzer kuruluşlarla işbirliği yapılarak,
- En iyi uygulamalar takip edilmeli ve kriz yönetiminde ortak stratejiler geliştirilmelidir.
SONUÇ
Türkiye’nin finansal kuruluşları, kriz dönemlerinde dayanıklılıklarını artırmak için:
- Kurumsal kapasitelerini güçlendirmeli,
- Uluslararası en iyi uygulamaları benimsemelidir.
Ayrıca:
- Finansal sistemin şeffaflığı ve hesap verebilirliği artırılmalı,
- Yatırımcı güveni yeniden tesis edilmelidir.
“Finans, kontrol edilemediğinde serveti büyütmez; KAOSU FİNANSE EDER.”
Çetin Ay
Saygılarımla,
ÇETİN AY